Hemşehrilik ruhu!….

Bu ruhu öldürmeyelim beyler...
Hemşehri; yani “memleketli”. 
Başka bir ifade ile de aynı toprakların insanı olmak. 
Bunu kendi memleketimizde yaşarken pek hissetmeyiz ama yanı başımızdaki Antep’e bile gitseniz orada bir memleketli görseniz kendinize yakın hissedersiniz.
Memleketinizden mesafeler uzaklaştıkça hemşehrilik ruhu coşar. 
Çünkü, hemşehri olmak bir nevi akrabalık gibidir bana göre. 
Bundan dolayıdır ki büyük şehirlerde oldukça fazla sayıda hemşehri dernekleri vardır. 
Mesela yaptığım bir araştırmaya göre, Ankara’daki sivil toplum örgütlerinin aşağı yukarı üçte birlik bir kısmını hemşehri dernek ve vakıfları oluşturuyormuş. 
Bu dernekler ne yapıyor? 
Birbirlerine arka oluyor, burslar veriyor, hemşehrilerini bir çatı altında topluyor, dayanışma sağlanıyor. 
Bugün kalkıp Şanlıurfa’dan Ankara’ya gitseniz ve orada bir işiniz olsa. Ve o işi yapabilecek makamda bir Şanlıurfalı olsa kötü mü olur?
Elbette iyi olur.
İşte bu yüzdendir ki; başka şehirlerde ne kadar çok hemşehrimiz varsa o kadar güçlü oluruz. 
Tıpkı değerli bürokratımız Halil Esin gibi.
Kim Halil Esin derseniz?
Önce Şanlıurfalıdır.
İnşaat Mühendisliği konusunda eğitim almış ve daha önce sırasıyla, Köy Hizmetlerinde Köy yolları Şube Müdürlüğü, İl Özel  idaresi Etüt Proje Şube Müdürlüğü, Büyükşehir Belediyesi ŞUSKİ’de Kanalizasyon Daire Başkanlığı yapmıştır. 
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Tarım ve Reformu Genel Müdürlüğünde Plan Proje Kesin Hesap Daire Başkanlığı görevine atanan Halil Esin, kariyerinde Şanlıurfa’da da başarılı bir performans grafiği çizmiş bir hemşehrimizdir.
Güler yüzlü, misafirperver ve hemşehri dostu bir bürokratımızdır. 
Ama ne yazık son görev yeri olan Tarım, GIda ve Hayvancılık Bakanlığı Tarım Reformu Genel Müdürlüğü Proje ve Kesin Hesap Daire Başkanlığı görevinden  alınmıştır.
Adalete sırtını dayayıp hakkını mahkeme koridorlarında arayan bu değerli bürokratımızın görevine yeniden iade edildiğini duyduğumda çok sevindim.
Niye görevden alınmış? 
Usulsüzlük mü yapmış? Öyle olsaydı görevine iade edilmezdi elbet.
Demek ki kusuru olmaksızın görevden alınmış ki iadesi yapılmış. 
İyi ki adalet ve iyi ki hukuk var.
Sözüm bu memleketi yönetenlere ve  makam sahibi olanlara;
Lütfen Gaziantepliler gibi birbirimize sahip çıkalım. 
Hep “Antep Antep” diyoruz ama gel de deme.
Şanlıurfalılarımıza sahip çıkalım. 
Onları koruyalım, kollayalım. 
Hemşehrilik ruhunu öldürmeyelim, diri tutalım.
Bu arada, unutmadan söyleyeyim.
Tarım Reformu Genel Müdürlüğüne yolunuz düşerse Daire Başkanı hemşerimiz Halil Esin’e uğramadan dönmeyin. 
O; hasetlik nedir bilmeyen, vefalı ve dost canlısı kişiliği ve  her zamanki hemşehri sıcakkanlılığı ile sizi karşılayacaktır. Bundan emin olun.
Kalın sağlıcakla
İsmail Çölkesen