Şanlıurfa Tanıtım Günleri’nin ardından

Şanlıurfa Tanıtım Günleri’nin ardından

 

Ankara Atatürk Kültür Merkezi’nde tam 4 gün boyunca Peygamberler şehri Şanlıurfa rüzgarı esti. Balıklıgöl ve Eyüp Peygamber Sabır Makamı gibi değerleri, insanlık tarihini yeniden yazan Göbeklitepe, isot, çiğköfte ve Urfa fıstığı gibi saymakla bitmeyen markalara sahip olan Şanlıurfa çok şanslı bir kent. Birçok şehir bir tek markayı bile bulamazken Şanlıurfa bu yönden oldukça zengin.

Otantik dokusu ve değerlerinin yanı sıra her biri Halil İbrahim Sofrası olan misafirperver insanlarıyla adını duyuran Şanlıurfa, yapılan araştırmalara göre her 4 kişiden birinin görmek istediği bir kent. Tanıtım Günleri”nde de buna bir kez daha tanık olduk. Binlerce kişi Atatürk Kültür Merkezine adeta akın etti.

Atatürk Kültür Merkezi’nde 2 bin 700 metrekarelik alanda gerçekleşen Şanlıurfa Tanıtım Günleri’ne ayrıca Şanlıurfa’daki işletmeler ve esnaflar Şanlıurfa’ya ait yöresel gıdalar, el sanatları ürünleri, tarım ürünleri tanıtım ve satışını da yaptı.

Urfa sanayi ve tarımsal altyapısı, Urfa mutfak kültürü gibi konularda sunumların yapıldığı tanıtım günlerinde, sergiler, uygulamalı el sanatları gösterileri, tiyatrolar, konserler gibi etkinlikler de tanıtım günlerine ayrı bir renk kattı.

Şanlıurfa Valiliğinin himayesinde gerçekleşen bu organizasyonda tüm belediyeler stantlarını adeta gelinlik kız gibi süsledi. Herkes farklı bir değerini anlattı. Eyyübiye Belediyesi sınırlarında bulunan Balıklıgöl ve Eyüp Peygamber Sabır Makamı, Haliliye Belediyesi yine sınırlarında yer alan Göbeklitepe, merkez Karaköprü ilçesi nar, Birecik ilçesi Urfa Fıstığı, kelaynak kuşları, tarihi köprüsü ve hepsinden önemlisi Urfa fıstığı ile kendini tanıttı. Marka kent Harran ilçesi kümbet evler ile mırra içeceği, Akçakale ilçesi pamuk başta olmak üzere tarım ürünleri, çiğköfte ve zerde tatlısı ile stantlarını dolduranlara adeta görsel şov sundu.

Stantları gezerken Halfeti Belediyesi ve Kaymakamlığının misafirlere ikram etmek üzere hazırladığı fıstık kutularının üzerine Halfeti fıstığı yazmasına tanık oldum. Oysa, Birecik ilçesi aynı şekilde ilçeyi tanıtan görsellerle hazırladığı fıstık kutularının üzerine Urfa Fıstığı yazmıştı. Doğru olan ise Urfa fıstığı demekti. Antepliler bunu yapıyor mu? İlçelerinin adını taşıyan fıstık markaları var mı? Bu nedenle Halfeti’nin “Halfeti fıstığı’ reklamı yapmasına şaşırdım. İlçenin adına fıstık markası oluşturmak için bu yörede yetişen fıstığın Şanlıurfa ilinin başka ilçelerinde ya da il merkezinde yetişen fıstıklardan ayırt edici özelliğinin bulunması gerekir. Oysa böyle bir şey yok.  Şanlıurfalılar başka illere kaptırdığı değerlerinden ders çıkartarak, artık tek bir marka yani “Urfa fıstığı” markasını öne çıkarmalı.

 Hemşehri dernekleri, Ankara’da ya da çevresinde yaşayan Şanlıurfalılar da fuara büyük ilgi gösterdi. Stantları gezerek memleket hasreti giderdiklerini gözlemlediğimiz Şanlıurfalıların kentlerine sahip çıkması da ayrıca takdire değer bir davranıştı.

 Adeta labirentten farksız ve sıkıntılı bir alan olan Kültür Merkezi ihtiyaca tam olarak cevap verebilseydi tanıtım günleri daha da etkin olabilirdi. Ama her şeye rağmen süper ötesi bir organizasyon olmasa da bu çalışmanın amacına ulaştığını düşünüyorum. Dileğimiz bu tür tanıtımların artırılarak devam etmesi. Çünkü Şanlıurfa bunu fazlasıyla hak ediyor.

28 Eylül 2017 tarihinde de İstanbul”da bir tanıtım organizasyonu olacağı söyleniyor. Bence bu ilk organizasyonda görülen aksaklıklar burada yaşanmayacak. Çünkü, tüm katılımcılar tecrübe kazandı. Bazı belediyeler akıllara zarar masraflarla organizasyonda yer alırken, bazıları da küçük bütçe ancak şık stantlarla amaçlarına ulaştılar.

Tüm katılımcıları ve kentlerini tanıtmak için gösterdikleri çabayı alkışlamak gerekir.

 

Saygılarımla

Dilek Akın

Gazeteci