ÖZEL HABER-Zabıta memurluğundan sendika başkanlığına

 

İş yaşamına zabıta memuru olarak başlayan ancak işçilerin daha iyi haklar almasının yolunun sendikal mücadeleden geçtiğini görmesi nedeniyle emekçilerin temsilciliğine soyunan Hizmet İş Sendikası Şanlıurfa Şube Başkanı Seydi Eyüpoğlu ile taşeronların sorunlarından Türkiye’deki sendikacılık harektine kadar tüm konularda keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.

İsmail Çölkesen’in sorularını içtenlikle yanıtlayan Taşeron babası Eyüboğlu, aynı zamanda Hak-İş’in de Şanlıurfa il temsilciliği görevini yürütüyor. Başkan Eyüpoğlu, kendisi de tam 9 yıl taşeron olarak çalıştığı için modern çağın kölelik sistemine benzettiği taşeronluğu anlatırken, zaman zaman duygu dolu anlar yaşadı.

 

Öncelikle sizi tanımak istiyoruz, biraz kendinizden bahseder misiniz?

1979 Şanlıurfa doğumluyum.2010 yılında Şanlıurfa Belediyesinde zabıta olarak göreve başladım.2015 Yılında Hizmet iş Sendikası Şanlıurfa Şube başkanı seçildim. 6-7 aydır bu görevi sürdürmekteyim.

Sendika başkanı olarak yoğun bir tempoda olmalısınız. Bize bir gününüzü anlatır mısınız neler yapıyorsunuz?

Sizlere bugünü anlatmak isterim. Sabaha karşı 04.00’de uyandım ve0 4.30’ ulaşımı sağlayan şirketimizdeydim. Arkadaşlarımı ziyaret ettim. Daha sonra temizlik işleriyle ilgilenen arkadaşlarımızın yanına gittim. Oradan sonra zabıta karakoluna uğradım. Sendika toplantımıza katıldı. Bundan sonra yine iki toplantımız ve bir açılışımız var. En son ise gece nöbetçilerimizin yanına uğrayıp eve gideceğim.

Taşeron sistemi gittikçe yaygınlaşıyor,  bu konuda siz ne düşünüyorsunuz?

Taşeronluk bence modern çağın kölelik düzeni.  Bu başlı başında bir sıkıntı yaşadığım için biliyorum. İşverenler genellikle işçinin örgütlenmesini istemiyorlar. Ben taşerondan geldiğim için onlara bunun ne demek olduğunu anlatıyorum. Taşeron işçilerin aldığı ücretlerde adaletsizlik var.Asgari ücret alıyorlar ve kadrolu işçilere göre maaşları çok alt düzeyde. Taşeronun sıkıntıları kolay bitmeyecek tabi ki ama bu sözleşmelerle beraber bu sıkıntıları en aza indirmeye çalışıyoruz. Taşeronlar gibi kadroluların da sıkıntıları var tabi ki.

Örgütlü olduğunuz kadrolu ve taşeron olarak iş yerleri nereler?

Şanlıurfa Büyükşehir, ŞUSKİ, Karaköprü , Haliliye, Eyyübiye, Siverek ve Harran Belediyeleri ile bazı hastaneler ve müzelerde örgütlüyüz. Üye sayımız 8 bin’e ulaştı bunu daha da geliştirmek büyütmek istiyoruz. Biz ilkleri yapmak istiyoruz.

Kolluk görevi yapanların kadroya geçmeleriyle ilgili bir süreç var bununla ilgili ne düşünüyorsunuz?

2009 yılına kadar o birimlerde işçi çalıştırılamıyordu. Yasa değişikliği ve memur yetersizliği nedeniyle 6 aylık görevlendirme şeklinde arkadaşlarımızı çalıştırmaya başladılar.Görev yapan kişi sayısı 800 bin, Türkiye’de 800 bin kişiye kadro verilmesinin mümkün olduğunu düşünmüyorum.

Sizin örgütlenebilmeniz için ne kadar sayıda çalışanınız olması gerekiyor?

Başka bir sendikadan sizin sendikanıza geçtiyse %51 eğer sıfırdan başlandıysa bunun %40’ı olmalıdır.

En son nerede toplu iş sözleşmesi yaptınız?

En son Şanlıurfa Belediyesi ŞUSKİ’de toplu iş sözleşmesi yaptık.

Orada ne gibi haklar aldınız?

Büyükşehirle ŞUSKİ belediyesi biraz bizi yordular. Benden önceki şube başkanımızda çok çaba göstermişti. Biz devri aldıktan sonraki dönem çok sıkıntılıydı. Diğer bir sözleşmemizi ise Siverek Belediyesinde yaptık. İlk sene %17,üçüncü sene %22 böylece bu kardeşlerimiz emekli olduklarında gayet iyi maaşlar alabiliyorlar.

Gündem de devam eden sözleşmeniz var mı şu anda?

2 tane sözleşmemiz var şu an; Eyyübiye ve Karaköprü Belediyesi.

Türkiye’de işçi mitingleri yapılırdı eski dönemlerde. Siz de sendikacıların dünü, bugünü ve geleceğini siz nasıl değerlendiriyorsunuz?

Eskiden sendika anlayışında işverenin düşmanı olmak gibi bir düşünce sistemi vardı. Biz artık böyle bir anlayışın karşısında duruyoruz. İşçimizle birbirimize destek olmaya çalışıyoruz her konuda.

Toplu konutla ilgili bir düşünceniz var mı?

Bir toplu konut projemiz var en uygun fiyatlarla işçilerimizi ev sahibi yapmak istiyoruz. Ancak henüz kesinleşmiş değil.  En kısa zamanda böyle bir yer düşüncemiz var.

Toplu sözleşmeyle çalışanlara ne gibi haklar sağladınız?

Bizim yaptığımız toplu iş sözleşmesi sayesinde kardeşlerimizin nereden nereye geldiklerini size anlatmak isterim. İzin konusunda faaliyetlerimiz oldu. 1-5 yıl çalışan arkadaşlarımız için 16 gün, 5-10 yıl çalışan arkadaşlarımız için 22 gün, 15 yılın üstünde çalışan arkadaşlarımız için 28 gün ücretli izinlerimiz var. Ücretsiz mazeret izinlerimiz ise 45 gün. Aynı zamanda ücretli sosyal izinlerimiz de var. İşçilerin eşlerinin doğum yapmaları halinde 5 gün, evlenmeleri halinde 5 gün, eş ve çocuk ölümünde 6 gün, anne-baba ve kardeş ölümünde 5 gün kayınpeder ve kayınvalide ölümünde 2 gün, tabi afetlerden zarar görmesi halinde 10 gün gibi ücretli sosyal izinlerimiz var.Ve çeşitli yardımlarımız var işçilerimiz için. Ve en önemlisi zamlarımız oldu onlar için. Haftalık 45 saatin üzerindeki çalışmalar mesai  kap samına giriyor. Ayrıca önceden çalışanların ikramiyeleri yoktu, bizlerin sayesinde ikramiyelerini alacaklar.Eğitimli iş sağlığı uzmanlarımız var ve çeşitli kararlar için komisyonlarımız var.Bunların yanında işçilerimiz için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz, onların haklarına bizler sahip çıkacağız.