Siyaset Hiç Bu Kadar Güzel Olmamıştı….


Hak etmeden, bulunduğu koltuğu taşıyacak kapasitesi olmayanların siyasete girip, siyaseti çirkinleştirmesi yüzünden bu memleket çok acılar çekti ve çekmeye devam ediyor. Siyaset yapmak, devlet ve milletin işlerini yürütmek anlamından, parti veya şahsi işleri yürütmek ve yönetmek anlamına kaydı.

İyi bir siyasetçi önce dava adamı olmalı. Çıkarları için bir oraya bir buraya kaymamalı. Menfaatine gelmeyen durumlarda davasına sırt çevirmemeli. Çünkü, siyaset yapan insanlar kaderde, tasada, kıvançta ve sevinçte bir olursa başarı işte o zaman gelir. Aksi takdirde “Küçük olsun benim olsun” düşüncesinde olanlar, siyasete gönül vermiş insanları kendi çıkarları için dışlayanlar artık siyaset sahnesinden çekilmeli.

Siyasete ve siyasetçiye olan güvenin yok olduğu, “siyasetçi” denince akla ilk gelenin “çıkarcı kişi” olarak düşünüldüğü bir dönemde Şanlıurfa siyasetimizde son dönemlerde yaşanan güzellikler bize umut vermeye başladı.

İktidar partisi AK Parti’nin Şanlıurfa’daki bir numaralı temsilcisi İl başkanıdır. Ondan sonra ilçe başkanları, bu partiden seçilmiş belediye başkanlarıdır. Bunlar ekip başıdır. Hani derler ya balık baştan kokar diye. Ondan dolayıdır ki bu baştakilere çok önemli görevler düşüyor. AK Parti İl Başkanlığı görevine getirildiğinden beri benim “Atam Karınca” diye tanımladığım il başkanı Bahattin Yıldız’in başarılı bir orkestra şefi idareci olmasını takdir etmemek mümkün değil.

Atom Karınca; gerek parti içinde gerekse partili belediye başkanlarıyla yakaladığı uyum sayesinde siyasette ezberleri bozdu. Tabi başarılı bir liderin sadece tepede birliği ve dirliği sağlaması yeterli mi? Elbette yeterli değil. Partiye bugüne kadar güzel hizmetler vermiş, görev süresini doldurmuş, ya kırılmış ya incinmiş ya da kendi isteği ile siyasetten çekilmiş insanlara da ahde vefa çok önemli. Siyasette hiç görmediğimiz bu ahde vefayı Bahattin Yıldız bize yaşattı.

Göreve geldiği günden itibaren geçmişten günümüze partiye hizmet edenleri tek tek ziyaret eden, desteklerini isteyen, onların bilgi birikimi ve deneyimlerinden faydalanmak için “gönül birliği” yapan Bahattin Yıldız, bu mütevazı tavrı ve ahde vefasıyla gönüllerde taht kurdu. Bununla da yetinmedi “hep benim fikrim önemli” demedi, partiye ya da memlekete hizmete ilişkin her konuda başarılı bir ekip lideri olarak kendi ekibinin sesine kulak verdi.

Güçlü bir lider olmak her anlamda güçlü bir karaktere sahip olmaktan geçer. Bahattin Yıldız, bu güçlü karakteri ile ekip arkadaşlarına önce moral ve motivasyon sağladı. Son seçimleri hatırlayın…. Gecesini gündüzüne kattı Şanlıurfa’da AK Parti beklenenin çok çok üzerinde bir başarı sergiledi. O günden bugün gelinen aşamaya bir göz attığımızda görüyoruz ki; AK Parti Şanlıurfa’da eskisinden çok daha güçlü. Çünkü, parti hiçbir dönemde böylesine birlik ve beraberlik içinde olmamıştı. Atalarımız boşuna dememiş; Nerede birlik orada dirlik.

Bu birliğin getirdiği dirlik siyaseti güzelleştirirken, memlekete de hizmet olarak dönmeye başladı. Çünkü siyaset aslında hizmetler için araçtır ve hiçbir zaman amaç olmamalıdır. Bahattin Yıldız, siyasetin nasıl araç olduğunu geçmişten günümüze siyaset yapanlara kanıtladı.

Unutulmamalı ki ; kişiler arasında anlaşma, duygu ve düşünce birliği, hepsinden önemlisi dava birliği olursa orada huzur, güven ve düzen olur. Bana göre Bahattin Yıldız tam bir dava adamıdır. Dava adamı kimdir ? hayatının her anında inandığı değerler uğrunda insanları davet eden ve diliyle söylediğini kalbiyle tasdik eyleyip hal ve hareketlerine yansıdan insandır.

Sadece Bahattin Yıldız değil, partinin belediye başkanları arasındaki birlik ve beraberlik içlerimizi ısıtıyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül, “büyük abi” olarak uyum ve ahengi perçinledi. Büyük Başkan Zeynel Abidin Beyazgül tüm ilçe belediye başkanlarını dizayn ediyor hep birlikte el eleler. İl başkanı Atom Karınca, tüm teşkilatını kucaklamış abi kardeş ilişkisi içerisinde güzel bir hava yakalanmış.

Merkez ilçe belediye başkanları ve diğer tüm ilçelerde AK belediyeciliğin temsilcisi olan başkanlar da uyum içinde. Bu birliktelik gösteriyor ki AK Parti yapılacak ilk seçime eskisinden çok daha güçlü girecek.

Sözün kısası; çocukla çocuk, genç ile genç, yaşlı ile yaşlı olan, herkesin dilinden, derdinden anlayan, mütevazı tavrı ile gönüllerde yer edinen Bahattin Yıldız’ın en başından beri hep yanında oldum ve takdir ettim. Yanlışını görseydim asla arkasında durmazdım. Ama bu memleketin onun gibi siyasetçilere ihtiyacı olduğunu bildiğim için arkasında durdum ve gerek bir gazeteci gerekse bir Şanlıurfalı olarak arkasında durmaya da devam edeceğimin bilinmesini isterim.

Saygılarımla
İsmail Çölkesen